Cemiyet hayatında nikah anlayışı ciddi anlamda erozyona uğramış görünmektedir. Bir zamanlar erkektir bir şey olmaz, yanılgısı şimdi farklı kalıp ve iddialar ile erkek kız algısı devre dışı bırakılarak, ten uyumu, tanıma, tecrübe vs. gibi masumlaştırılmaya çalışılan bir üslup ile devre dışı bırakılmış gibi görünmektedir. Namus iki bacak arasında değildir, diyebilecek kadar ileriye giden bir söylem bile geliştirilebilmektedir. Bu noktada bazılarına taşıyamayacakları kavramları hiç olmazsa kullanmamalarını tavsiye ederiz.
Tabii burada evlilik konusunu etraflıca ele almak gerekiyor. Evliliğin zorlaştırıldığı ve sadece ekonomik bir çerçevede ele alındığı durumlarda iş tehlikeye girer. Bir de boşanma veya ölüm sonrası yalnız kalanlar ile ilgili olarak yeni evlilik kapılarının aralanması noktasında profesyonel yaklaşımlara ihtiyaç duyulmaktadır. Bu sahada el uçlamasıyla kullanılan internet iletişimi ve televizyon programları farklı acı tecrübelere sebebiyet verebilmektedir.
Evlilik ve nikah, toplum hayatının sağlıklı bir çizgide devam etmesi için çok önemli bir müessesedir. Ancak dul kalmış kişilerin evliliği noktasında sağlıklı bir iletişim ağının kurulmasında fayda vardır. Bu noktada doğru vesile ve köprüler, tarafların huzuruna hizmet edebilir.
Sokakların farklı çağrışımlar yaptığı bir toplumda namus kavramını tekrar ciddiye almak ve “koklanmamış gül” olarak kalma zorunluluğu vardır. Bazılarının arkadaşlık ve evlenilecek kişi ayrımının arkasında bu problemli bakış açısı vardır.
Tabii burada evlilik konusunu etraflıca ele almak gerekiyor. Evliliğin zorlaştırıldığı ve sadece ekonomik bir çerçevede ele alındığı durumlarda iş tehlikeye girer. Bir de boşanma veya ölüm sonrası yalnız kalanlar ile ilgili olarak yeni evlilik kapılarının aralanması noktasında profesyonel yaklaşımlara ihtiyaç duyulmaktadır. Bu sahada el uçlamasıyla kullanılan internet iletişimi ve televizyon programları farklı acı tecrübelere sebebiyet verebilmektedir.
Evlilik ve nikah, toplum hayatının sağlıklı bir çizgide devam etmesi için çok önemli bir müessesedir. Ancak dul kalmış kişilerin evliliği noktasında sağlıklı bir iletişim ağının kurulmasında fayda vardır. Bu noktada doğru vesile ve köprüler, tarafların huzuruna hizmet edebilir.
Sokakların farklı çağrışımlar yaptığı bir toplumda namus kavramını tekrar ciddiye almak ve “koklanmamış gül” olarak kalma zorunluluğu vardır. Bazılarının arkadaşlık ve evlenilecek kişi ayrımının arkasında bu problemli bakış açısı vardır.