“Hizmetkâr Lider Recep YAZICIOĞLU” kitabının yazarı Sayın Turan Yalçın’ın İnsanî ve Sosyal Gelişim Uzmanı Dr. Hüseyin Emin SERT ile yaptığı Roportajı http://www.edebiyatdefteri.com/yazioku.asp?id=65802 adresinden okuyabilirsiniz.
1. Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız Emin Bey. Bugüne kadar hangi okullarda okudunuz ve nerede çalıştınız?
1967 yılında Ordu-Perşembe’de fani hayata gözlerimi açmışım. 1972 yılında 8 ay Hollanda’da kaldım. İlkokulu köyümde, ortaokul ve liseyi Samsun’da tamamladım. Erciyes Üniversitesi İlahiyat Fakültesi sonrası İstanbul’da 3 yıl özel dersler aldım. 1992-95 arası öğretmenlik yaptım. 1995-2009 yıllarında Fırat Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nde araştırma görevlisi olarak çalıştım. Doktoramı Ondokuz Mayıs Üniversitesinde tamamladım. Vatani görevimi danışmanlık ve rehberlik hizmeti ile değerlendirdim. Halen insani ve sosyal gelişim anlayışımın gereği Samsun İl Müftülüğünde Eğitim Uzmanı görevini yürütüyorum.
2. Bize çalışmalarınızdan bahseder misiniz? Bugüne kadar ne tür yayın ve çalışmalarınız oldu ve bunlar nasıl ilgi gördü?
Çok fazla eser vermedim. Şimdilik benim için temel bir çalışma olan “Kur’an’da İNSAN Tipleri ve Davranışları” kitabım yayınlandı, 3 baskı yaptı. Gazetelerde “Hayatın Akışı” dergilerde “Hayat Sermayesi” Televizyonda “3.GÖZ’den HAYATIMIZ” gibi çalışmalarım oldu. Akademisyen olarak bilimsel yayınlarım farklı dergilerde yayınlandı. Türkiye ve Avrupa’da eğitim, gelişim, rehberlik temelinde birçok konferans ve seminerler verdim ve veriyorum. Şu an mayalanma sürecindeki yaklaşımlarımı www.eminsert.org adresinde paylaşıyorum. Günlük 1000 civarında ziyaretçisi oluyor. 700 bine yaklaşan bir ziyaretçi sayısına ulaştık.
3. İnsanı ve Sosyal Gelişim Uzmanı unvanı taşımaktasınız. Bunun anlamı nedir? İnsanı ve sosyal gelişim ne demek? Bu gelişimi önemseyen insanlar neler kazanır?
“İnsanı ve Sosyal Gelişim” bizim vatani görevdeki danışmanlığımız esnasında insanların dünyasında seyahat dediğim çalışmaları yaparken kendime sorduğum “Biz kime ne verdik, ne istiyoruz?” sorusuyla başladı. Sahanın üstadı Prof.Dr. Doğan Cüceloğlu ile yaptığım iki saatlik özel görüşme sonucu “Siz bu sahada ekol olursunuz” teveccühü ve daha yaptığım bir çok profesyonel görüşme ile sorumluluğa dönüştü. 10 yıldır dünya çapında kendimce yürüttüğüm iletişim, paylaşım ve canlı kitaplar ile mayalandı.
İnsanı ve Sosyal Gelişim; İnsani Gelişim, Ailevî Gelişim, Kurumsal Gelişim, Toplumsal Gelişim ve Küresel Gelişim gibi, beş temel başlıktan oluşmaktadır. Bunların her birinin kendi içinde açılımları vardır. Amatör bir ruhla oluşan www.insgem.com sayfamızda ilgilenenler için detaylar vardır.
İnsanı ve Sosyal Gelişimi önemseyen insanlar, öncelikle kendi kimliklerini kazanırlar. Ailede huzuru, kurumda verimliliği, toplumda hoşgörüyü ve dünyada barışı hissederler.
4. İnsani ve sosyal gelişim konsepti tam bilinmemekte, bunun sonucu toplumsal gelişimimiz geri olmakta, sizce insani ve sosyal gelişim için toplumun hangi kesimleri daha çok caba harcamalıdır.
İnsanı ve sosyal gelişim üretilen bilginin, kamu gücü, sivil toplum inisiyatifi, iş dünyası, medya ve etkili kimliklerin desteği ile verimliliğe yönelik kullanılmasını önemser.
İnsanı anlamak ve toplumu gelişime uygun hale getirmek bir yaklaşım ve eğitim meselesidir. Toplumda hiç kimse kendi eksik ve kusuru ile meşgul olmadan herkes başkasını düzeltmeye çalışmaktadır. Bu da işin tabiatı gereği sonuçsuz bir çaba olmaktan ileri gitmemektedir. Nefisten yani kişinin kendisinden başlamayan gelişim başkalarına da tesir etmemektedir.
Tabiî ki eğitim kurumları, üniversiteler, sosyal sorumluluk hissedenler, insani ve sosyal gelişime özel önem vermelidirler. Burada sosyal devletin kurumlarına da büyük sorumluluklar düşmektedir.
5. Engellilere olan sevginiz ve ilginiz bilinmekte, engellileri sevmek topluma kazandırmak için neler yapılabilir?
Engelli olmak kimsenin kendi tercihi değildir. Kimin ne ile imtihana tabi tutulacağı bilinemez. Bazıları engelli olmak ile imtihan edilirken, diğerleri de onlara karşı tutum ve davranışlarından imtihana konu olabilirler. Biz halimize şükrederken, onların haliyle hâllenip daha kaliteli yaşayabilmelerinin yollarını açmalıyız. Kaldırımlarda, yollarda ve binalarda alınan tedbirler gösteriş veya yasak savma kabilinden değil, ihtiyaca cevap verecek ve pratikte kullanılabilecek türden olmalıdır.
6. İnsanı gelişimi yüksek olan kişi topluma neler kazandırır?
İnsani gelişim, insanın sahip olması gereken erdemler ile ilgilenir. Her kişi, kabiliyet, kapasite ve toplumdaki yerine göre fazilet timsali olmak durumundadır. Eskilerin tabiriyle insanî gelişim, insan-ı kâmil olma yolculuğudur. Bu gayret son nefese kadar devam etmelidir. Gelişimi belli bir kıvama gelmiş insanlardan oluşan toplulukta huzur ve mutluluk esastır. İnsanlar birbirlerini rencide etmekten çekinirler. Saygı ve sevgi hayatın tamamını kapsar. Herkes başkalarının değil, kendi kusuruyla meşgul olup onları düzeltmeye çalıştığında kaliteli hayat ortaya çıkar. Topluma örnek olabilen, insanî gelişim derdi olan kişilere her daim ihtiyaç vardır. Bu insanlar toplumsal huzurun sağlanmasında kilit rol oynarlar.
7. İnsani ve sosyal gelişim konusunda başka neler eklemek istersiniz?
İnsani ve sosyal gelişim merkezi patentini almış olsak da bu sistem çalışması bir enstitü ile pratik çözüm üretir hale gelmelidir. İşbirliği güç birliği stratejisi bizim çalışmamız için de geçerlidir. Biz her türlü teklif ve ortak projelere hazırız. Geliştirdiğimiz tohumu hangi tarlada meyveye dönüştüreceğimiz ile ilgili araştırmalarımız da devam etmektedir. Bu konuya gösterdiğiniz ilgiden dolayı sizlere de çok teşekkür ediyorum, Turan Yalçın kardeşim. Keşke herkes sizler gibi bilinçli hareket edebilse. Sorumluluk sahipleri bu işin bir tarafından tutar ise neticeye gidilebilir. Vurdumduymazlıklar daha büyük problemlere kapı aralar.
Hayat sermayemizi en iyi şekilde değerlendirerek gelişebilme dileklerimle…
1967 yılında Ordu-Perşembe’de fani hayata gözlerimi açmışım. 1972 yılında 8 ay Hollanda’da kaldım. İlkokulu köyümde, ortaokul ve liseyi Samsun’da tamamladım. Erciyes Üniversitesi İlahiyat Fakültesi sonrası İstanbul’da 3 yıl özel dersler aldım. 1992-95 arası öğretmenlik yaptım. 1995-2009 yıllarında Fırat Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nde araştırma görevlisi olarak çalıştım. Doktoramı Ondokuz Mayıs Üniversitesinde tamamladım. Vatani görevimi danışmanlık ve rehberlik hizmeti ile değerlendirdim. Halen insani ve sosyal gelişim anlayışımın gereği Samsun İl Müftülüğünde Eğitim Uzmanı görevini yürütüyorum.
2. Bize çalışmalarınızdan bahseder misiniz? Bugüne kadar ne tür yayın ve çalışmalarınız oldu ve bunlar nasıl ilgi gördü?
Çok fazla eser vermedim. Şimdilik benim için temel bir çalışma olan “Kur’an’da İNSAN Tipleri ve Davranışları” kitabım yayınlandı, 3 baskı yaptı. Gazetelerde “Hayatın Akışı” dergilerde “Hayat Sermayesi” Televizyonda “3.GÖZ’den HAYATIMIZ” gibi çalışmalarım oldu. Akademisyen olarak bilimsel yayınlarım farklı dergilerde yayınlandı. Türkiye ve Avrupa’da eğitim, gelişim, rehberlik temelinde birçok konferans ve seminerler verdim ve veriyorum. Şu an mayalanma sürecindeki yaklaşımlarımı www.eminsert.org adresinde paylaşıyorum. Günlük 1000 civarında ziyaretçisi oluyor. 700 bine yaklaşan bir ziyaretçi sayısına ulaştık.
3. İnsanı ve Sosyal Gelişim Uzmanı unvanı taşımaktasınız. Bunun anlamı nedir? İnsanı ve sosyal gelişim ne demek? Bu gelişimi önemseyen insanlar neler kazanır?
“İnsanı ve Sosyal Gelişim” bizim vatani görevdeki danışmanlığımız esnasında insanların dünyasında seyahat dediğim çalışmaları yaparken kendime sorduğum “Biz kime ne verdik, ne istiyoruz?” sorusuyla başladı. Sahanın üstadı Prof.Dr. Doğan Cüceloğlu ile yaptığım iki saatlik özel görüşme sonucu “Siz bu sahada ekol olursunuz” teveccühü ve daha yaptığım bir çok profesyonel görüşme ile sorumluluğa dönüştü. 10 yıldır dünya çapında kendimce yürüttüğüm iletişim, paylaşım ve canlı kitaplar ile mayalandı.
İnsanı ve Sosyal Gelişim; İnsani Gelişim, Ailevî Gelişim, Kurumsal Gelişim, Toplumsal Gelişim ve Küresel Gelişim gibi, beş temel başlıktan oluşmaktadır. Bunların her birinin kendi içinde açılımları vardır. Amatör bir ruhla oluşan www.insgem.com sayfamızda ilgilenenler için detaylar vardır.
İnsanı ve Sosyal Gelişimi önemseyen insanlar, öncelikle kendi kimliklerini kazanırlar. Ailede huzuru, kurumda verimliliği, toplumda hoşgörüyü ve dünyada barışı hissederler.
4. İnsani ve sosyal gelişim konsepti tam bilinmemekte, bunun sonucu toplumsal gelişimimiz geri olmakta, sizce insani ve sosyal gelişim için toplumun hangi kesimleri daha çok caba harcamalıdır.
İnsanı ve sosyal gelişim üretilen bilginin, kamu gücü, sivil toplum inisiyatifi, iş dünyası, medya ve etkili kimliklerin desteği ile verimliliğe yönelik kullanılmasını önemser.
İnsanı anlamak ve toplumu gelişime uygun hale getirmek bir yaklaşım ve eğitim meselesidir. Toplumda hiç kimse kendi eksik ve kusuru ile meşgul olmadan herkes başkasını düzeltmeye çalışmaktadır. Bu da işin tabiatı gereği sonuçsuz bir çaba olmaktan ileri gitmemektedir. Nefisten yani kişinin kendisinden başlamayan gelişim başkalarına da tesir etmemektedir.
Tabiî ki eğitim kurumları, üniversiteler, sosyal sorumluluk hissedenler, insani ve sosyal gelişime özel önem vermelidirler. Burada sosyal devletin kurumlarına da büyük sorumluluklar düşmektedir.
5. Engellilere olan sevginiz ve ilginiz bilinmekte, engellileri sevmek topluma kazandırmak için neler yapılabilir?
Engelli olmak kimsenin kendi tercihi değildir. Kimin ne ile imtihana tabi tutulacağı bilinemez. Bazıları engelli olmak ile imtihan edilirken, diğerleri de onlara karşı tutum ve davranışlarından imtihana konu olabilirler. Biz halimize şükrederken, onların haliyle hâllenip daha kaliteli yaşayabilmelerinin yollarını açmalıyız. Kaldırımlarda, yollarda ve binalarda alınan tedbirler gösteriş veya yasak savma kabilinden değil, ihtiyaca cevap verecek ve pratikte kullanılabilecek türden olmalıdır.
6. İnsanı gelişimi yüksek olan kişi topluma neler kazandırır?
İnsani gelişim, insanın sahip olması gereken erdemler ile ilgilenir. Her kişi, kabiliyet, kapasite ve toplumdaki yerine göre fazilet timsali olmak durumundadır. Eskilerin tabiriyle insanî gelişim, insan-ı kâmil olma yolculuğudur. Bu gayret son nefese kadar devam etmelidir. Gelişimi belli bir kıvama gelmiş insanlardan oluşan toplulukta huzur ve mutluluk esastır. İnsanlar birbirlerini rencide etmekten çekinirler. Saygı ve sevgi hayatın tamamını kapsar. Herkes başkalarının değil, kendi kusuruyla meşgul olup onları düzeltmeye çalıştığında kaliteli hayat ortaya çıkar. Topluma örnek olabilen, insanî gelişim derdi olan kişilere her daim ihtiyaç vardır. Bu insanlar toplumsal huzurun sağlanmasında kilit rol oynarlar.
7. İnsani ve sosyal gelişim konusunda başka neler eklemek istersiniz?
İnsani ve sosyal gelişim merkezi patentini almış olsak da bu sistem çalışması bir enstitü ile pratik çözüm üretir hale gelmelidir. İşbirliği güç birliği stratejisi bizim çalışmamız için de geçerlidir. Biz her türlü teklif ve ortak projelere hazırız. Geliştirdiğimiz tohumu hangi tarlada meyveye dönüştüreceğimiz ile ilgili araştırmalarımız da devam etmektedir. Bu konuya gösterdiğiniz ilgiden dolayı sizlere de çok teşekkür ediyorum, Turan Yalçın kardeşim. Keşke herkes sizler gibi bilinçli hareket edebilse. Sorumluluk sahipleri bu işin bir tarafından tutar ise neticeye gidilebilir. Vurdumduymazlıklar daha büyük problemlere kapı aralar.
Hayat sermayemizi en iyi şekilde değerlendirerek gelişebilme dileklerimle…