Aile içi iletişimin kalitesi, hayatın değerlenmesine vesiledir. İletişim, temelde konuşmaya dayanır. Ancak konuşmak, insan ilişkilerinde yapıcı olduğu kadar yıkıcı da olabilir. Karşımızdakini bize yakınlaştırabildiği gibi uzaklaştırabilir de. Demek ki iletişim dediğimizde konuşmaktan öte bir şeyden söz ediyoruz.
Kişisel ilişkilerin sağlam bir temel üzerine kurulması, açık iletişimle olur. Ancak bu, her zaman insanların başlarından geçen olayları birbirine anlatmasıyla sağlanamayabilir. Kişiler ileşimde bulundukları sırada, o anda, bu etkileşimden doğan düşünce ve duyguları paylaşabilirlerse kendilerini açmış ve aşmış olabilirler.
Kendini açmak ise ancak “güven duyulan” bir kişiye yapılabilir. Bir insanın karşısındakine güven duyabilmesi ise zaman içinde gerçekleşir. Kurduğumuz dostluk ilişkileri, o kişilerin geçmiş yaşantılarını öğrenip, ya da şimdiki yaşam olaylarını gözlemleyerek onları tanımamızla oluşmamıştır. Belki bu bilgilerin de katkısı olmuştur onların yaşantısını anlamamıza ama burada esas olan o anda, orada, bizimle ilişki içindeyken ne yaşadıklarını anlayabilmek ve paylaşabilmek ve kendi duygu ve düşüncelerimizi de ona aktarabilmektir, yani etkileşim sürecidir.
http://www.mcaturk.com/61_Aile_Ici_Saglikli_Iletisim.html