Bazı spor müsabakalarında, karşılıklı taraftar arasında hatta aynı takımı tutanlar arasında kavgalar haberlere yansımaya devam etmektedir. Trafik kazaları sonrası kavgalar da diğer bir husus…
Neden bu kadar kaba kuvvet ve kavga yanlısıyız. İhkak-ı hak/hakkını alma kavga ile mi olur. Kaba kuvvet ile nereye varılır?
Metroya yürüyüşümde bir klakson sesi dikkatimi çekti. Ön tamponunun sol yanı muhtemelen hafriyat kamyonun çarptığı otomobilin şoförü sol kolunu dışarı çıkarmıştı. Yavaşlayarak arkasındaki kamyonun durmasını sağladı. Sonra her iki şoför kavgaya tutuştu. Otomobildeki orta yaşlı bayan çaresiz kavga eden yakını ve kamyon şoförünün etrafında dolanıyordu.
Bir maç sonrası sporcuların da karıştığı kavga haberi sonrası, deplasmana gidecek otobüslere binme öncesi kavga eden taraftarların haberini de dinleyince toplumsal gelişim adına duyarlılık oluşturma maksadıyla bu yazıyı kaleme alma ihtiyacı duydum.
Kavga ile psikolojik durum ve sosyal algı arası nasıl bir bağ vardır. Sağduyu ile olayları çözümleme bilinci geliştirme adına neler yapılmalıdır. İnsanımızın polis bekleyecek zamanı yok mudur? Adliyeye intikal eden olaylar beklentileri ve adaleti ne kadar karşılamaktadır, gibi sorularla bu bilincin yolu açılmalıdır.