Sayı : 102/08 22.12.2008
Konu: Kınama!
Saygıdeğer Kamuoyuna Duyurulur
Uzun süredir ülkemiz ve necip milletimiz üzerinde sayısız oyunlar ortaya koyan dış güçler ve onların iç uzantıları, maalesef şimdide Ermeni meselesini kaşımak için fırsat kollamaktadır. Tamamen tarihçilerin ortaya koyacağı hakikatleri niçin bulandırmak isterler? Devletimizin en yetkili ağızlarından ve bizatihi Türk Tarih Kurumu tarafından Ermenistan mercilerine, dünya kamuoyu önünde, arşivlerin açılması ve bilimsel anlamda olayların analizinin yapılması teklif edilmesine rağmen, Ermenistan’dan hala olumlu bir cevap çıkmaması çok manidardır. Biliyoruz ki; Türkiye dünya nezdinde güç kazanıp, etkin yerlerde söz sahibi olmaya başlayınca, adeta bu mevzuları fırsat bilen kişiler hemen harekete geçmekte ve sübjektif konuları, bilim adamlığı vasfının olmazsa olmazı olan objektiflik yerine ikame etmektedirler.
Bugünlerde konuyla alakalı çok sayıda kınama mesajları yayınlanmaktadır. Evet, biz de ELAZIĞ-BİNGÖL-TUNCELİ Tabip Odası Yönetim Kurulu olarak, yeni bir tartışma konusuyla ülkemizi, milletimizi bölmek isteyenlere karşı tek yürek, tek millet, tek bayrak ve tek vatan ülküsüyle haykırarak diyoruz ki; “eğer mutlaka özür dilemek istiyorsanız, geliniz öncelikle yakın geçmişimizden başlayarak şehit edilen onlarca diplomat ailesinden ve 1900’lü yıllarda zulüm görerek öldürülmüş çok sayıda vatandaşımızın yakınlarından özür dileyin”
Özellikle, Doğu Anadolu’da ki bizler bu bölgede doğup büyüdük, bahsedilen zulümleri yapanlar, ya TAŞNAK veya HINÇAK gibi zalim çeteler ya da diplomatlarımıza menfur saldırılarda bulunan ASALA gibi dış mihraklı örgütler olmuştur. Bu örgütlerin, o dönemlere ait çok sayıda olumsuz izleri hala ailelerimizde mevcuttur. Köylerimizi dolaşarak bu konuyla alakalı örnekleri çok rahat bulabilirsiniz. Biz bu yapılanları UNUTMADIK ve bizlere en azından ÖZÜR BORÇLU OLDUKLARINI biliyoruz. Öncelikle bizlerden özür dileyin ve tarih arşivleri önünde bilimsel olarak tezinizi ispatlayın. Yoksa tezini ispatlamadan ithamda bulunan MÜFTERİLER konumuna düşeceksiniz.
Biz yine de ecdadımızdan tevarüs ettiğimiz iyilik ve hoşgörü damarımızla, “Ermenilerden özür kampanyası” başlatan kişileri, “bilmeden hareket ediyorlar” şeklinde algılamaya kendimizi zorluyoruz. Ve bu anlamda “düşünce ve ifade hürriyeti içinde isteyen her kişinin meramını anlatabileceğini, kişisel olarak zarar verdikleri insanlardan özür dilemelerinin normal olduğunu” kabul ediyoruz. Ancak dikkat edilmesi gereken önemli nokta ise, kişisel bağlamda ele alınması gereken bu “özür”ün kime karşı yapılacağıdır. Milyonlarca “şehit” ve “gazi”si olan bir millete karşı hala bir “özür” yapılmamışken, durup dururken konuyu gündeme getirerek mevzuu kaşımanın çok yersiz ve zamansız olduğu kanaatini taşımaktayız. Böyle bir yanlış özrün; hem şehitlerimize, hem gazilerimize ve hem de asıl zulüm altında ezildiği halde sesini çıkarmamış veya sessiz kalmış necip milletimize haksızlık olduğunu düşünüyor ve Ermenilerden özür diliyoruz diyenleri bu anlamda kınıyoruz.
Değerli Kamuoyuna duyurulur. Saygılarımla.
Prof. Dr. Mustafa SARSILMAZ
Elazığ-Bingöl-Tunceli Tabip Odası Başkanı