Beş duyu sayesinde günlük hayatımızda tabiattan çok sayıda uyarıcılar alır ve bu uyaranları algılarız. Ancak insan tabiattan gelen her uyarıcıyı algılayamaz. Algılamış olsaydı zaten yaşama şansı olmazdı. Algılayabildiğimiz uyarıcılarda da bir seçim yapar ve bizi ilgilendiren uyarıcıya yönelerek tüm dikkatimizi kullanarak algılamaya çalışırız. Dikkatin belli bir noktada toplanarak diğer uyarıcıları algılaması algıda seçiciliktir.
Algıda seçicilik mesleklere ve içinde bulunduğumuz duruma göre değişir. Bir araç motoru ustası motordan gelen değişik sesleri yolculardan, bir doktor bir kişide bulunan hastalığı diğer insanlardan, kurbağalar yılanın çıkardığı sesi diğer canlılardan önce algılar. Üniversiteye hazırlanan bir öğrenci, televizyondaki üniversite ile ilgili bir haberi diğer insanlardan önce algılar.
Algının seçiciliğinde iç ve dış etmenler önemli rol oynar. Bizimle ilgili bir olayı başkalarından önce algılarız. Korktuğumuz hayvanın sesini diğer seslerden farklı algılarız. Bir annenin çocuğunun ağlama sesine duyarlılığı farklıdır.
Algının seçiciliğinde ihtiyaç, arayış, korku, beklenti ve olayların bizimle ilgisinin önemli bir yeri vardır.