İsrail’in Gazze’ye yaptığı saldırılar sonucu ortaya çıkan bilanço tam anlamıyla vahşettir. Yüzlerce Filistinli’nin hiçbir ayrım gözetilmeden katledilmesine, saldırganı “kendini savunma hakkı” diye nitelendirip hoş gören, güvenlik konseyinin etkili bir müdahale yapmasını engelleyen ABD bu insanlık suçuna iştirak halindedir.
Bu saldırı 60 yıldır bölgede korku ve panik ortamı oluşturarak, sistemli ve sürekli saldırılar düzenleyerek, her türlü öldürücü silahı çekinmeden kullanarak Filistin halkını bölgeyi terke zorlamak isteyen İsrail’in “zorba devlet” olduğunu gösteren son örnektir.
Medyaya yansıyan görüntüler, duyulan ıstırap çığlıkları, çocukların yüzünü kaplayan dehşet vicdan sahibi herkesin yüreğini kanatırken, İsrail’in saldırılarını devam ettirmesi yalnız Filistin halkını değil, Dünya barışını tehdit eden büyük bir tehlikenin varlığını işaret ediyor.
Bu olay İsrail’in “terörist devlet” yöntemleriyle hareket etmekte sakınca görmediğini ortaya koyuyor. Bu durum bölgede 60 yıldır gerçekleşmeyen barışın sağlanması yolunda başta Türkiye olmak üzere, birçok devletin yaptığı girişimlerin başarı şansının bulunmadığını gösteriyor. Acı olan, bütün Dünya’nın yaşanan trajedinin sorumlusunu görmesine rağmen, İsrail’i durduracak bir önlem alınamıyor; katliama seyirci kalınıyor. Bu tutum giderek insan hakları, hukuk ve adalet gibi evrensel değerleri olan inancın, saygının kaybolmasına, kuvvetlinin her şeyi yapacağı duygusunun zihinlere yerleşmesine yol açıyor.
Dünya’nın geleceği adına İsrail artık durdurulmalıdır. Bunun yanı sıra HAMAS şartları idrak etmeli, basiretsiz ve mantıksız çıkışlarla İsrail’e saldırı fırsatı vermekten vazgeçmelidir. Türkiye hem insanî, ahlâkî ve vicdanî açıdan hem de kültürel ve bölgesel bir mecburiyet olarak payına düşen sorumluluğu yerine getirmek için etkili adımlar atmalı, girişimler başlatmalıdır.
Filistin halkının acılarını paylaşıyor, bu insanlık, hukuk ve ahlâk dışı saldırganlığı nefretle kınıyoruz.
29 Aralık 2008
Türk Ocakları Elazığ Şubesi
Yönetim Kurulu