Menfaatin ön plana çıktığı yapılarda kalite ve hizmet bilinci oluşur mu? Hak, hakikat, değer ve kalite, kişi ve kurum anlayışımızın neresindedir? Dilini, hak yol ve yönde kullanmayanın dilsiz şeytan olabileceği tehlikesini, göz önünde bulunduruyor muyuz?
Menfaat ve çıkarcılığın değil, ehliyet, liyakat, hak ve adaletli, kaliteli bir hayat için; kalbi birlik-ruhi ahenk, hayatın her safhasına yansıtılabilmelidir. Her daim kişi ve kurumlarımızın tekâmülüne katkı sağlamaya devam edebilmeliyiz.
Kurumlarımızın yaldızlı misyon ve vizyonlarının pratik hayata taşınabilmesi, resmilik ile hasbiliğin aynı çizgide devam ettirilebilmesine bağlıdır.
İnsanî ve sosyal gelişim, kaliteli bir hayat hedefinin gereklerini yerine getirme ile mümkün olabilir.
Menfaat ve çıkarcılığın değil, ehliyet, liyakat, hak ve adaletli, kaliteli bir hayat için; kalbi birlik-ruhi ahenk, hayatın her safhasına yansıtılabilmelidir. Her daim kişi ve kurumlarımızın tekâmülüne katkı sağlamaya devam edebilmeliyiz.
Kurumlarımızın yaldızlı misyon ve vizyonlarının pratik hayata taşınabilmesi, resmilik ile hasbiliğin aynı çizgide devam ettirilebilmesine bağlıdır.
İnsanî ve sosyal gelişim, kaliteli bir hayat hedefinin gereklerini yerine getirme ile mümkün olabilir.