Milyonlarca müslüman, Mekke-i Mükerreme ve Medine-i Münevvere’de İslam’ın Hac emrini yerine getirmek üzere bulunuyorlar. Hac ibadeti zamanı, İslam Âlemi ve bütün müslümanlarca çok iyi değerlendirilmelidir.
Türkiye’nin dünya müslümanları nezdinde çok önemli bir yeri vardır. Bu birliktelik, Hac sonu Mekke-i Mükerreme’de organize edilecek, ilmi ve sosyal bir toplantı ile taçlandırılabilir. Bu güzel bir başlangıç olabilir. Bu vesile ile çok defa söylenen “Müslümanların Kongresi: HAC” ifadesini pratik hayata uyarlamanın da bir vesilesi olabilir.
En önemli porblemlerden biri dil sorunu, ülkelerin geneli maalesef ortak dil olarak, Arapça, Türkçe ve İngilizce’yi kullanmaktalar.
Bu durumda Türkiye’de ekibini, Arapça ve İngilizce bilenler ile güçlendirebilir.
Dünya müslümanlarının ve üst düzey yetkililerinin bir araya geldiği mübarek yerlerde, öncelikle “tevhit inacının hayata yansıması“nın bir örneği yaşanabilir. Böylelikle müslümanların bir araya gelebildiği mesajı verilebilir.
Hac organizesinin daha iyi icra edilebilmesi için ne gibi açılımlar yapılabilir?
Dünya müslümanları olarak ne gibi çalışma ve işbirlikleri yapılabilir?
sorularının cevabı aranabilir.